Bir asilzade seremonisi

 Bu şehirde otobüsler hep geç gelir sevgilim.

İnce bir anlamsızlık hissi yayar etrafa savrulan yapraklar

Kendiliğimden kaybolmuş biriyim.

Bil ki ne şehir ne de ben seni anlatıyoruz.

Anlaşılan tek şey sessizlik

Sevdaların unutulduğu bir yerdeyim.

Buradaki meyhaneler çemen kokan bir köy evi sanki

Bilemem ki sensiz 

Islanmış bir hoparlör gibi alakasız bir cızırtı var kulaklarımızda

Bu adımlarını sayarak kaçan çocukların çığlıkları mıdır yoksa

Veya kırılgan şehir ahalisinin yılanlara fısıldayışı mı acaba

Anadolu'da bir babanın çaresizliği vurmuşken dizlerine

Bir sahil kasabasında turunculuga boğuyor beni deniz

Bulutların sessizliği yağıyor üstüme nisan akşamı

Bir masada toplanmış üç beş tane cüce

Ve bir masaymış meğerse idrak edebildiğim

Bu şehirde kaldırımlar yetmez insanlara sevdiğim

Sahile atar kendini

Bir ufak umut parçasıyla insan 

Savrulan ve köpüren deniz

Maviliği kaybolmuş

Köhne ve karanlık bir yer edası kazanmış deniz

Buydu buraların yerlisinin serzenişi..

Hiç tanışmadığım bir hatıradır yüzün

Bu bir sabah vapurundaki sisin cevabı olamaz elbet

Gergin bekleyişlerin çözümünü bulmanın yolu 

Benden geçmiyor artık


ne yazacağımı bilmiyorum 

hayatım genel manada yoluna giriyor, kapanan defterler ve değişen çevrem.

yoluma giriyorum bu yolda devam ediyorum 

yürüyorum işte ayaklarım ağrıyor hatta 

ara sıra

ve belki de buna fırsat verir gibi

arkamı dönüp o hissi arıyorum

hatta kendimi düzeltmem gerekiyor

seni arıyorum



Yorumlar

Popüler Yayınlar