inatçıyla terk ediliş akşamı
Anlatın,
Meraklanmayın ben küçük bir çocuğum sadece
Bilmem ki hem öyle büyük idealler
Anlatın,
Nasıl bu kadar güzel gülebiliyorsunuz ?
Ne çektiniz ki bu kadar
O gemiyi anlatın
Gidenlerin unutulduğu kalanların kül olduğu limandan
bahsedin bana
Ardıçımla söyleştiniz mi mesela...?
Kırmızı menekşelerden bahsedin
Nedir gözlerinizin gizemi
Nedendir gecenin esrarı
Siz bilirsiniz hem
O tunç surların ötesinden haberler getirin bana
Adı yüreğimize korku veren fırtınalar başladı
Gökyüzü...
Berrak engin hayal dehlizi...
Peki nedir ki bu yolların derdi sonuma çıkar da sana çıkmaz
hiç ?
Anlatın,
On yedi yaşımda başıboş bir hiçliğim oysaki
Söz susarım bu sefer
Siz konuşun yeter ki
Loş ayışığının odamıza vurup hayallerimizi yansıtması gibi
Çöllere kar yağdıran bakışlarınız
Yüzler çalgılı,şahikalı senfoniyi söyler cücelerin taptığı putlar
Yaşamı haykırır gibi sesiniz
Sonra duralım
Nedeni yok
Aslında nedeni hiçbir zaman yok
O yıldızları, soğuk berrak suları ve yeni doğan baharı...
Yaratan, yaşatan.
Ve bu gümbürtüyü seyreden kalbim
Siz yine de anlatın...
2016 yılı gerçekten hislerimi anlatabilmeye başladığımı fark ettim.
Yorumlar
Yorum Gönder